Önem verilenler
Cemiyet hayatında yaşamak zorunda olan insanın, çevresindekileri hesaba katmak durumu var. Aile
içinden başlayarak, sokakta, mahallede, iş yerinde, okulda, akraba, hısım, ahbap, tanıdık kişiler
arasında kimilerine önem verilir. Bu hayatın akışı içinde kendiliğinden olup biten bir olgu. Çoğu
zaman kişi bunun farkında bile değildir. Önem kelimesi, yeni bir kelime. Öne almak, ön tarafa
oturtmak, öne yerleştirmek, öncelik vermek durumunu ifaden bir kelime. Daha kılasiği neydi bu
kelimenin denilirse, ehemmiyet, mühimsemek. Kimi zaman yazarlar, düşünürler önemli ile değerli
arasında bir ilişki ararlar. İnanmak gerek, önemli, mühim, ehem , ehemmiyetli ile değerli arasında bir
ilişki neredeyse yoktur.
Xxxx
Hiç kimse kendi başına önemli değildir. Ona çevresindeki başka insanlar önem yüklerler. Bu önem
yükleme kimi zaman mecburiyetten, ihtiyaçtan kaynaklanır. Her çocuk için anne-baba önemlidir.
Çünki onlar olmadan bebek, çocuk, genç hem hayata gelemez, hem de hayata tutunamaz. Öğrenciler
için öğretmenler, hastalar için doktor ve hemşire ve diğer sağlık sınıfındakiler önemlidir. Çırak için
usta, çalışan için işveren, vatandaş için devlet önemlidir. Çünki hayatları o, önemli saydıkları kişilerle
bağlantılıdır. BU misalleri çoğaltmak mümkündür. Siyasi parti için seçmen, satıcı için müşteri, devlet
için millet ve millet için devlet çok önemlidir.
Önem verileler kişiler olabildiği gibi kavramlar da olabilir. Dini, ahlaki, milli, insani kavramlar ve eşya
da önem verilenler arasında sayılabilir. İbadethane, ibadet malzemeleri yanı sıra iyi huy, namus,
haya, merhamet, şefkat, adalet kavramları. Öte yandan bayrak, alamet, sancak, vatan, istiklal,
özgürlük önem verilen ve verilmesi gereken kavram ve eşyadır.
Xxxx
Önem verilen şey, kişi, kavram ve eşya insandan insana, toplumdan topluma, milletten millete ve
ümmetten ümmete değişir. Sinagog Yahudiler için, kilise İseviler için ve cami Müslümanlar için
ibadethanedir. Ama herkes kendi ibadethanesini önemli addeder. Bayrak da böyledir. Bir milletin
bayrağı o millet fertleri için önemli, ama ötekiler için sadece bir eşyadır. Birbirleri ile ilişkileri iyi olan
milletler, birbirlerinin milli değerlerine kısmen önem verirler. Münasebetleri sert, kötü düşmanca
olan milletlerin fertleri ise, karşı tarafın önem verdiği eşyayı, söz gelimi bayrağı bir paçavra olarak
telakki eder. Ama bilinmeli ki, sizin paçavra dediğiniz şey ötekiler için kutsaldır, önemlidir. Önem
verilen şey kutsaldır.
Xxxx
Kişilere önem verilir. Yönetimde bulunmuş kişilere, Başkanlık, Bakanlık, mebusluk yapmış kişilere
önem verilir. O kişiler de vatandaşın kendilerine önem vermesini bekler. Yanlış bir değer yükleme,
yanlış bir önem verme seyridir. O seçilenler, seçilme aşamasında her bir vatandaşı tutup öptüğünü,
adını bile bilmediği kişilere nasıl hararetle sarıldığını hatırlamadan vatandaştan, kendilerine önem
vermesini beklerler. Rüşvetle, tehditle, şantajla bakan olmuş ve ancak 3 ay, a ay, ya da bir sene
bakanlık yapmış kişiler bile çevresindekilere isimlerini unutturmuşlardır. Bakanım aşağı, bakanım
yukarı, Başkanım aşağı, Başkanım yukarı. Bir ara o kişilerin insan olarak adları neydi, çoğu kişi
hatırlamaz. Siyasetçilere, yönetim kademelerinde bulunmuş kişilere makamdayken belki ama, emekli
olduktan sonra önem vermek son derece gereksiz bir uygulamadır.
Xxxx
Hayatta bakanlık, başkanlık, milletvekilliği yapmış kişileri tanıyabilir insanlar. Onların sonraki
hayatlarında yine de devlet imkeanlarını, silahını, korumasını, makam aracını kullandıkları izlenir.
Onlarla sohbet edildiğinde insanın içine hüzün çöreklenir. Bu hüzün kişisel olmaktan çok insanlık
adına, millet adına bir hüzündür. Bu mu yıllarca bakanlık yaptı, bu mu yıllarca kanunlar çıkartıp
nesillere kader çizdi diye hayıflanır insan.
Xxxx
En kötüsü de şudur. Önem verilen kişinin, kavramın, eşyanın aslında o verilen öneme değmediği
anlaşılması. İhanet biraz da verilen önemin boşa çıkmasıdır.