ENGİN KÖKLÜÇINAR

ENGİN KÖKLÜÇINAR

KALEMİM KONUŞTUKÇA / Rahmetli Doğan Katırcıoğlu'mu haklıydı yoksa biz mi? (1)

Bab-ı Âli’de kendine özgü tipler vardır. Bunlardan biri de ve hayranlığımı hem yazıda hem de sözde sık sık yinelediğim meslektaşlarımdan, rahmetli Doğan Katırcıoğlu’dur.
1987’de “Yılın Gazetecisi” seçilmiştir. 19 ödüllü, tek gazetecidir. Kendi ifadesiyle 19 kez kovulmuş, 19 kez geri gelmiştir. Ayrıca Personel Yönetimi Derneği, 1999 yılında “çalışma yaşamının gerçeklerini belirlemedeki katkıları için” Doğan’ı ödüllendirmiştir.
Doğan’ın en belirgin yanı, Bab-ı Âli emekçisini özellikle kötü gününde kucaklaması ve anında başında bitivermesidir. Meslek kuruluşumuz Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin sağlık işlerini yürüttüğü bu çalışmada, hasta ile hasta olur, duygulanır, zaman zaman ağlar ve ağlatırdı.
Kartvizinde “gazeteci” yazmazdı. 
Ne yazardı biliyor musunuz?
“DÜŞERSEN DARA, ARKADAŞI ARA.”
O var diye hastalıktan hiç korkmazdım. Gecenin bir yarısında uyandırabileceğim nadir insanlardan biriydi.
Size yaşadığımız ilginç bir anıyı anlatayım;
“Bab-ı Âli ve arkadaş aşkıyla dolu Doğan, “Ayıp Sokağı’nda Aşk” adlı kitabını piyasaya yeni sürmüştü. Bu kitabın bir bölümünde, bir hayat kadının ücret karşılığı gün içinde ayrı ayrı 193 erkekle birlikte olduğunu yazıyordu.
İşte bu kitabın yayınlandığı günlerde, ben, Doğan ve Bab-ı Âli’de boyu, posu, yakışıklılığı gibi dev bir isim, yürekli bir gazeteci, ülkemizin ilk savaş muhabiri, gönül adamı Ergin Konuksever üçümüz, oturduk, içiyoruz.
Ergin de, Doğan da öyle güzel içerler ki, aynı mekanda biraz fazla kalırsak, ben onların içtiklerinin buharından, kafayı bulurum. İçerler sonra kafa kafaya yaslanıp bir güzel uyurlar. Henüz uykuya geçmediler, çünkü derin muhabbet var. Tabii, muhabbet Doğan’ın yeni kitabı.
Ergin ve ben, bir hayat kadınının, bir gün içinde 193 erkekle birlikte olmasını bir türlü kabullenemiyoruz. Başladık Doğan’a takılmaya, Ergin;
- Kitabının bazı bölümlerinde yanlışlık olmasın.
- Ne yanlışı yahu, iki defa okudum, iki defa okuttum.
Bu kez ben, devam ediyorum;
- Doğan, kitapta değil, sayıda bir yanlışlık var.
- Ne sayısı?
- Yahu, bu karı kimse, günde 193 defa olur mu? 
- Niye olmasın?
Ergin dayanamadı:
- Biz Engin’le hesabı yaptık. İndi, çıktı, soyundu, yattı, yıkandı, giyindi. Her herife 10 dakika ayırsa 1940 dakika, yani 32 saat eder, 5 dakika ayırsa 16 saat eder.

<