Hiç olabilmek
Hayatta çok şey ister insan. Zenginlik, şöhret, ünlülük, namı yürüsün ister. Herkes tarafından sevilmek, aranan-sorulan bir kişi olmak da ister elbette. Bir makamı olsun, makam otosu ve şoförü de, gelenleri karşılayan bir güzel hanım sırdaş olsun ister. Kim ne yapacaksa ona sorsunlar ister nefis. Bütün bunlar hiç işlenmemiş insanın doğasıyla baş başa olması halidir.
Xxxx
Ama insanı işleyen müesseseler var. İlahi ve beşeri bir yığın kurum insanı işlenmiş hale getirerek, en güzel surette yaratılmış hitabına yakışır niteliklere kavuşturmaya çalışılır. Fakat ete kemiğe bürünüp adem olarak dünyada göründüğünü fark etmesi insanın, öyle kolay değil. Çok fırın dolusu ekmek yemesi, çok terzinin diktiği libası, elbiseyi, giysiyi eskitmesi gerekiyor. Çileler, acılar, hüzünler, elemler, kederler yaşaması gerekiyor. Bunun istisnası var.
Xxxx
Çok az sayıda insan herkesin geçtiği çile yollarından geçmeden hiç olması gerektiğini anlayabiliyor. Anlayabilmek yetmez. Hiç olmak gerek. Bende’niz hiç olmam gerektiğini anlayanlardanım ama hiç olamıyorum. Ruhumda, nefsimde, beynimde öyle müthiş bir direniş var ki, hiç olmayı başaramıyorum. Ama iyi bir basamaktayım. Hiç olmam gerektiğini biliyorum.
Xxxx
Yağmur sularının biriktiği bir yeryüzü çanağından avuçlar dolusu su içerken aldığınız haz ile, lüks bir salonda çok cici bir Paşabahçe bardağından demirhindi şerbeti içerken aldığınız haz aynı ise siz işi çözdünüz demektir. Hazzı bir yana bırak, tadları da aynı ise sizin için, sizi melekler tebrik edecektir.
Xxxx
Dünyanın en büyük yalanı elimi kolumu bağlıyor. Kalemimin ucunun çok açık olduğunu söylüyorsun ya, zannettiğin gibi değil. Benim de sınırlarım var. Hem de aşmak için çok şey vermeye razı olacağım sınırlar. Dünyanın en büyük yalanı nedir derseniz, yine de tehlike sınırlarına girerek söyleyeyim. Evli insanların, eşlerin, zevc ve zevcenin birbirini seviyor olması, birbirine aşık olması.
Xxxx
Başkasına hiçbir şey sormak istemez insan. Başkasını arayıp sormaz da. Zanneder ki ilgiye yalnızca kendisi muhtaç. Zanneder ki ilgi sadece ona gösterilmeli. Kendisinin istediklerini başkalarının da istemesini bir türlü makul ve haklı bulmaz insan. İşlenmemiş, ahseni takvim hitabındaki nitelikleri az çok elde etmemiş insan, doğasının kalıplarındaki insan, İlahi nizam din ile, beşeri nizam ahlak ile, mantık ile kendisine değerler katmamış insan kendisinin istediklerini başka insanların da istediğini, hak ettiğini, kendisinin de buna kulak vermesi gerektiğini anlayamaz.
xxxx
Şimdi Eyüpsultan Mezarlığı’nda dolaştığım saatleri hatırladım. Ne çok ün bırakmış isim yatıyor orada. Ben kendimi bir mezara yerleştirdiğimde, -tabi boş ve beleş olmalı-mezar taşımı düşünmek istemem. Aslında benim mezarımda başucu taşından başka bir şey olmamalı. Omuzumdan ayak uçlarıma kadar denk gelen yerlerde de yeşillikler isterim. Yapraklar sallandıkça kabir azabım azalsın umarım. Elbette en başta affedilmek ve en sonunda da affedilmek dileğimle. İsim yazmasın taşta. Kim olduğumun ne önemi var. Yaşarken de önemli değilim zaten. Hiç olmak gerek. Ah bir olabilsem. İsteklerimden, arzularımdan, benden ve senden vaz geçebilsem. Mezar taşımda sadece Fatiha talebi olsun isterim. Kim olduğumu bilmeden, hiç olduğumu bilerek okusunlar ve o mezar dayatan benim cesedim ama, ruhuma hediye etsinler isterim.
Xxxx
Şüphe olmasa inanç olur sanmayınız. Şüphesiz inanç sınavsız okul gibidir. Kimin hangi derecede olduğu anlaşılamaz. Ne kadar çok şüpheyi izale ederseniz, giderirseniz o kadar çok, o kadar yüksek derecede inanç, iman sahibi olursunuz.
Sevgi anne sütü, iştiyak tutku, aşk körlük hali. Sevgi vermek ister, tutku birlikte aynı mekeanı paylaşmak, aşk almak ister. Sevgi süt, tutku sütün kaynamaya başlaması, aşk taşmasıdır. Zararlıdır. Etrafı kirletir. Sadece etrafı olsa temizlersiniz. Ruhları kirletir. Beşeri aşktan söz ettiğimi anlamalısınız. İlahi aşk sorgulanması gereken bir iddia. Marifetullah ehli olmak, aşık olmakla karıştırılmış hep. Allah’ı isimleriyle-sıfatlarıyla, tecellileriyle tanıyabiliriz. Hakkalyakıin derecesinde bilebiliriz, tanıyabiliriz. Ama görmediğimiz için aşık olamayız. Bu yüzden İlahi aşk tabiri sorgulanmaya muhtaç. İnsanlık tarihi boyunca telakkiler, anlayışlar, kavrayışlar hep doğru olamamıştır.
Xxxx
‘Hiç’ olamadım işte. ‘Hiç’ olan bu kadar iddia edebilir mi? Hiçin iddiası olmaz. Üzgünüm. Ben çok iddiası olan bir kulum.