BAŞPEHLİVANA "ELENSE ÇEKME" DENEMELERİ..
Yalanlar ve gerçeklerle yüzleşecek bir seçime adım adım yaklaşıyoruz. Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimi 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılacaktır.
Cumhurbaşkanlığı adaylığı için başvurular tamamlandığına göre:
“Er meydanında güreşecek bütün pehlivanlar mindere hazırlanıyor..” diyebiliriz. Güreş sporunda, pehlivanlar için düzenlenen meşhur beyit şöyledir:
“erler çıktı meydana
Biri birinden merdane
Biri ak, biri kara
Mevlam her birine kuvvet vere..”
Seçimlerin siyasi tadı ve özelliklerine uygun koşulları, aynen bir güreş müsabakasını andıracak. İktidardaki partinin adayı, şimdiki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan.
Şimdi burada önemli bir nokta, sonuçların oynayacağı roldür.. Sonucun ne olacağını tahmin edenler Sayın Erdoğan’ı “Başpehlivan”lık için şanslı görüyor.. Bu gibi durumlarda eğer güreş merakınızı tartıdan geçirmek istiyorsanız “Başpehlivanlık” konusunda, bu ata sporumuzla ilgili bilgilerinizi tazelemek isteriz.
Tarih boyunca en eski spor dallarından biri olan güreş, milli kahramanlığımızın bir simgesidir. Pehlivan bir millet olduğumuz dünyaca da bilinir.
Selçuklular döneminde kahramanlık gösteren yiğit savaşçılara, pehlivan denirdi. Daha sonraları peşpeşe ünlü zaferlerle “yedi düvele” nam salan pehlivanlarımız yetişti. Ülkemizin milli gururunu madalyalarla süslediler.
Hemen hatırlatmakta yarar vardır. Koca Yusuf, Adalı Halil, Kel Aliço, Kurtdereli Mehmet ve daha pek çokları ne hafızalarımızdan, ne de gönüllerimizden silinebildi.
Pehlivan güreş tutan sporcudur. Cumhuriyetimizin kuruluşundan sonra dünya minderlerinde efsaneler yaratan Yaşar Doğu, Gazanfer Bilge, Adil Atan gibi Koçyiğitler, güreş severleri büyülediler.
Kırkpınar güreşlerinde emsalsiz pehlivanlarımızın şampiyonluk ünvanları hiçbir vakit unutulmaz. Paris’te dünya şampiyonluğunu kazanan “Kara Ahmet”in ustası “Hergeleci İbrahim” için “Analar böyle aslan görmemiş” denirdi. Bu millet “Koca Yusuf” ayarında sayısız ünlü pehlivanlar yetiştirdi. Bu saydığımız pehlivanlar, güreşi uzatmaz ve rakiplerini en kısa sürede yenmeyi başarırlardı..
Güreşçilerimizin rakiplerini nasıl kündeye getirdiklerini zevkle anlatan şöhretli yazarlarımız vardı.. Şimdilerde bunları kimse hatırlamaz oldu.
Pehlivan yazarı kalemlerden en tanınmışı rahmetli Murat Sertoğlu idi. Gazetelere devamlı pehlivan tefrikaları hazırlardı.
Pehlivan yazarı Sertoğlu, Adalı Halil’i, Kel Aliço’yu Kurtdereli Mehmet’i yazarken, her tefrikanın sonunu öyle bir merakla düğümlerdi ki, okurları ertesi günkü gazeteyi “dört gözle” beklerdi.
Yeri gelmişken hatırlatalım: Yaklaşan 24 Haziran seçimleri de bir güreş temposu içinde geçeceğe benziyor. Adaylar, Başpehlivanlık için rakiplerini ensesinden tutup kendine doğru çekerek kündeye getirmeye çalışırlar. Buna “elense usulü” denildiğini, güreş tekniğinden anlayanlar bilir. Futbol sporuna tutkusu olanlar, sahada top koştururken hangi kıvrak hareketlerin geçerli olacağını iyi hesaplarlar.
Pehlivanlarımız, Türkiye’nin yenilmez gücünün göstergesi olarak devamlı anılmalıdır. Bu ata sporumuzu genç kuşakların beynine taşımak için “etkin projeler” üretilmelidir. Turistik alanlarla bağlantılı ana yollarımıza, belirli mesafelerde, sembolik anıtlar şeklinde, efsane güreşçilerimizin levhaları yerleştirilebilir. Hatta, bunların dikkat çeken yerlerine, trafik uyarı sözcükleri de konulabilir.
“Pehlivan bir millet olduğumuzu unutma.. Trafik kazalarına yenik düşme..”
