CEMAL KARABAŞ

CEMAL KARABAŞ

YALI ÇAPKINI

Sözlüğe baktım;  Yalıçapkını bir kuş türü. Bu kuş yalıçapkınıgillerden, su kıyılarında yaşayan ve balıkla beslenen, yaklaşık 20 cm. uzunluğunda, kısa bacaklı, uzunca sivri gagalı, sırtı parlak mavi, omuzları koyu yeşil, karın bölümü pas rengi, gerdanı beyaz bir kuş, iskelekuşu.

Otobüs durağına sığındım yağmur yağdı yağacak. Oturma yerinde yaşlı bir kadın derin düşüncelere ve  bastonuna dayanmış .

Durağın reklam panosunda yeni başlayan bir tv dizisinin büyük boy resimli afişi  var. Dizinin adı YALI ÇAPKINI. Dal gibi bir  kız koç gibi bir oğlana sarılmış. Kızın  kumral uzun saçlı,  oğlan kara kaç kara gözlü. Kara saçlı. Aktris sağ eliyle eteğini  sıyırmış, bacak sunumu yapıyor! 

Dizinin konusunu bilmiyorum ancak tahmin edebiliyorum. Çapkınlık, entrika, türlü olaylar…

Dizideki kız  pek süslü her iki kolunda  iki kalın gümüş bilezik. Muhtelif renkte naylon halkalar...

Kızın ince uzun  parmaklarında  irili ufaklı gümüşler göz dolduruyor.

Nişan yüzüğü veya evlilik yüzüğü yok . Evlilik hadisesi yok demek ki.  Bundan  yalıçapkının bekar olduğunu kabul edebiliriz.

Yalı deyince İstanbul, Yalı çapkını deyince boğazdaki  yalılar akla gelir  nedense . Boğazdaki yalılar denilince  de akla boğazda oturan süper sosyete gelir.

Bu süper sosyetenin yalılardaki hayatları ancak bu dizilerin senaristlerine, gazetelerin sosyete sayfası izleyicilerine malumdur.

Baktım da  mezkur afişler durakların içine bakıyor.

Merak ettim, çıktım durağın dış panosuna  baktım. Dış panoda TOKİ’nin ev reklamları var. 

Bu duruma göre gelen otobüsler  durağın içindeki dizi  reklamını görüyor,  TOKİ reklamını görmüyor. Bunda bir kasıt aramalı mıyım. Bilmiyorum. 

Bu durumu   iletişim uzmanlarının takdirine bırakıyorum..

Emekli Memet Bey, komşum olur. Ununu elemiş eleğini asmış takımındandır.  Bir inşaat şirketinin bürosunun bir kısmını da o kullanır.  

Gün geçirmek, birileriyle konuşmak için gelir. İşte adres belli olsun diye. Evde oturup karı dırdırına muhatap olmasın diye hemen her gün kravatlı, takım elbiseyle gelir. İşhanının  beşinci katında işyerinin kendine ait bölümünde bilgisayarı, mühendislik kitapları, türlü hırdavat malzemeleriyle son derece tedbirli, düzenli , eksiksiz bir adamdır. Bazen çivi, çekiç ödünç alır, işimi gördükten sonra iade ederim. Poşet gerekince gene Memet beye başvururum. Sair zamanlarda Afrika serendiplerine şiirler yazar.

Mühendis Memet Bey, bekler ki, bir dostu, bir arkadaşı gelsin, inşaat işleriyle ilgili kendisine danışsın. Para pul derdinde değildir. İster ki birine bir faydası olsun . Her gün bu umutla işhanının üçüncü katındaki büronun kapısını açar. Komşulara selam verir. Gün sonunu  iyi akşamlarla kapatır.

Memet Bey uykuyu başına çektiğinde rüya görür; ruhu baretiyle şantiyede  gezinmektedir…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
CEMAL KARABAŞ Arşivi