SELAMİ TURGUT GENÇ

SELAMİ TURGUT GENÇ

MİLLETİN BEKLEDİĞİ “ÖDÜL” NE OLABİLİR?..

“Bugüne dek çevremde rahat, huzurlu ve sevgi dolu insanlar olduğu için kendimi çok talihli buluyorum. Bu insanların arasında ünlü şahsiyetler, sevgi dolu ebeveynler, danışmanlar, bilgisayar uzmanları ve üst düzey yöneticiler vardır.

Tümü de yaptıkları işlerden doyum alırlar ve alanlarında çok başarılıdırlar.”

Gereken iç huzura sahipseniz, Dr. Richard Carlson’un ılımlı insanlarla ilgili , yukardaki görüşlerine katılabilirsiniz.

Çevrenizde, haksız olduğunu bile bile “özür” dilemeyi aklından geçirmeyen bir insanın saygısız davranışını tepkisiz karşılama alışkanlığınız varsa, siz de hatayla yaşayan “özürlüler” sınırına girmiş sayılırsınız.

Toplumumuzda fiziki özürlüler yanında, hatayla yaşayan özürlülerde vardır.

Hep karşılaşırız. Aile bireyleri, yakınlarınız,  iş arkadaşlarınız, ya da, saygısız bir insanın davranışlarını, kafanızdan kovabilir misiniz? Gönlünüz yaralanmış, kalbiniz kırılmış ise, iyimser duygularınızın sessizliğine mi bürünüyorsunuz.

Her iki halde de içinizde oluşan büyük tepkiler, sizi eyleme geçirmese de, saygısız insanların varlığı, huzurunuzu bozacaktır.

Ülkemizde “özür” dileme kültürü gelişmemiştir. Her konuda hatalarını bastırıp, haksız duruma düşmeyi gururuna sığdırmayan nice kişilerle karşılaşırız.

Özür dilemeye  gerek duymaz.

“Sinirli bir anıma rastladı, sizi kırdım, özür dilerim..” sözü, sevecen bir toplumun özkaynağı olmalıdır. Hataları affetmek kişiye erdemlik kazandırır.

Sevgi dolu bir dünyada yaşamak istiyorsak, hataların sınırlarını tayin edecek düşünce tarzımıza, erdemli kişiliği yerleştirelim.

Görgü noksanlığı sonucu birisi, hatasını bastırmaya kalkmışsa, kendimizi bu davranışın tepkisinden uzaklaştırıp, bunun altında yatan art niyeti görebiliriz. Ne kadar değerli bir insan olduğumuzu kanıtlamanın kaygısını yaşadıkça “gururumuzun esaretini” aşamayız.  Ve hep, haksızlığına karşı halklılığında ısrar edenlerin “Karakteriyle sorunlu kişi..” olarak görürüz.

İnsanlarla olan ilişkilerimizde, barışın gereği olan sosyal  dayanışmanın bir yerine “özür” sözcüğünü oturtalım. Adil olmanın en mantıklı ölçüsü bu olursa insanı değerlerimiz birbirleriyle zıtlaşmaz.

Güzel bir gülüş karanlığa ışık tutar..

Toplumsal sorumluluk ve gerilim gerektiren davranışlarımızın yorumunu yaparken, bakış açımızı “Genel Seçimler”le ilgili geçmiş günlerden de uzak tutmayalım.

Partiler, seçimi kazanma yarışında, “özür” dilenecek sayısız kusurlara bulaştılar.

Seçimlerde kazanan, kazanmayan taraf ne olursa olsun, kişisel kırgınlıklara karşı tüm partilerde “özür dileme” anlayışı benimsenmelidir. Bu erdemli hareket millet için bir “ödül” niteliği kazanır.

Güven sağlamanın en iyi yolu bir şey yapmak ve ne olursa olsun o şeyi iyi yapmaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SELAMİ TURGUT GENÇ Arşivi