İNSANIN SONSUZ YOLCULUĞU

İNSANIN SONSUZ YOLCULUĞU
SON DÖNEMDE BAŞARILI ÇALIŞMALARIYLA KENDİNDEN SÖZ ETTİREN TURGAY EVİN, MUHABİRİMİZ MELİH GÜNAYDIN İLE YAŞAM KOÇLUĞU, MEDİTASYON VE HAYAT ÜZERİNE KEYİFLİ BİR SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİ.
  1. Merhaba Turgay Bey. 5 yıldır yaşam koçluğu yapıyorsunuz. Paylaşımlarınızda hayatı sorgulamanın üzerinde duruyorsunuz. Sizce bu konu çok mu önemli?

Evet, yaptığım işin bence en kritik noktası bu. Sokrates’in “sorgulanmamış hayat yaşanmaya değmez” sözünden yola çıkıyorum. Hayatımızı sorgulamaya başlamak aslında yolculuğun başı oluyor. Sorgulamaktan kastım sert ve acımasız bir şekilde değil, sevgiyle şefkatle yaklaşarak, “Ben kimim? Bu hayattaki amacım nedir? Ne yaparsam gerçekten mutluluğu ve huzuru bulurum?”gibi soruları sormak ve bu sorulara cevap aramaktır. Cevaplar değişken olabilir. Örneğin 30 yaşında size mutlu eden şeyler 60 yaşında etmeyebilir. Bu yüzden bu sorular devamlı sorulmalı ve arayış hep devam etmelidir.

  1. Yani bu biten bir süreç değil doğru mu?

Evet, bu hayat boyu sürecek bir yolculuktur. Yaşam koçu işte bu noktada devreye girer, bazen hayatın hızından dolayı kendi yaşamımıza dışardan bakmaya zorlanırız. Her şey iyiymiş gibi görünür ama içimizde büyük bir boşluk ve tatminsizlik olabilir. İşte bize yol aldıracak, çözümlerimize götürecek bu soruları sorma görevini yaşam koçuna verebiliriz.

  1. Sizce iyi bir yaşam koçu nasıl olmalı?

Öncelikle iyi bir yaşam koçu nasıl olmamalı onu belirtmekte fayda var. İyi bir yaşam koçu tavsiye ve nasihat vermez, ikna etmeye çalışmaz, kendi fikirlerini dayatmayaçalışmaz, karşısındaki danışanı yargılamaz. İyi bir yaşam koçu sade ve etkili sorular sorarak danışanın kendi doğrularını bulmasına eşlik eder, geleceğini planlamasında destek olur ve uygulama aşamalarında ihtiyaç varsa cesaret verir.

  1. Sizce bu ilişkide yani yaşam koçu ve danışan arasındaki ilişkide en önemli olgu nedir?

Bence bağ kurmak ve samimiyet, bu işin olmazsa olmazıdır. Size en içten duygularını anlatacak insan karşınızda oturduğunda güveni ve samimiyeti görmek ister. Kendi seanslarımda danışanlarımla kurmaya çalıştığım yegâne bağ bunun üzerine dayanır.

  1. Size genel olarak danışanlarınız hangi sıkıntılarla geliyorlar?

Herkes farklı konularla gelebiliyor. Fakat genel olarak hayatı düzene sokmak, boşluk duygusunu gidermek, hayat amacını bulabilmek gibi konular ana hatları oluşturuyor. Hepimiz daha ilkokulda koşullanmaya başlıyoruz. Hepimiz iyi mühendis, iyi doktor, iyi bir avukat veya başarılı bir genel müdür olmak için kurgulanıyoruz. Fakat işin aslı daha farklı. Aradan uzun yıllar geçtikten sonra aslında bu mesleklerin, kazandığımız paranın, bindiğimiz arabanın, taktığımız o kol saatinin bize mutluluk vermediğini anlamaya başlıyoruz. İşte bahsettiğim sorgulama bu noktalarda başlıyor. Aslında odadaki mobilyaları tekrar düzenliyoruz, bazılarını atıyoruz, bazılarını yeniliyoruz, bazılarının yerini değiştiriyoruz. Bu sürecin kendisinden memnun ve mutlu olabilmek çok önemli. Bu sayede yolculuk çok daha keyifli olabiliyor. Çünkü hep başarıya koşullandırıldığımız için sonuçtan ziyade sürecin kendisinden yani hayatın ta kendisinden keyif alabilmek çok değerli.

  1. Aynı zamanda meditasyonu da seanslarınızda kullanıyorsunuz. Nedir meditasyon ve ne işe yarar?

Evet, bazı durumlarda, özellikle yoğun iş temposu olan kişilerle meditasyonu kullanmanın büyük faydaları oluyor. Bence herkesin meditasyon yapması gerekli ve faydalı. Hepimiz, gereğinden çok hızlı bir hayat yaşıyoruz. Aslında doğamızda olmayan bu hız bizi zihinsel olarak çok yoruyor ve zihnimiz tüm benliğimizi ele geçiriyor diyebiliriz. Yönetimi devrettiğimiz zaman haliyle bu kapasitede olmayan zihin bizi mutluluğa ulaştıramıyor, başarısız oluyor ve biz de mutsuz oluyoruz. Meditasyon işte burada devreye girer. Zihinsel faaliyetlerimizi sakinleştirmeye ve bu sayede kendi doğrularımızı bulmamıza yardımcı olur. Kopan içsel bağımızı yeniden kurmamıza, kendimizi yeniden huzurlu hissetmemize fayda sağlar.

  1. Nasıl yapılır meditasyon?

Çok çeşitli meditasyon teknikleri vardır fakattemel olarak sessiz sakin bir yerde oturarak yapılır. Meditasyonda hedef koymak, zorlamak, mücadele etmek yoktur. Gözlemlemek vardır. Bazı danışanlarım çok sıkıldığını, o şekilde kalamadığını söylerler. Ben de onlara işte bu yüzden meditasyona ihtiyaçları olduğunu yani zihnin sakin kalamadığı için meditasyon yapmaları gerektiğini söylerim.

  1. Meditasyon yapmak zor mudur? Birine ihtiyaç var mıdır?

Başlarda zor olabilir, bu aslında yeni bir alışkanlık kazanmaktır. Fakat her geçen gün daha kolay bir hal alır. Faydaları görünmeye başlanınca çok keyifli bir aktivite haline dönüşür. Herkes ihtiyacına göre farklı sürelerde yapabilir. Ama genel olarak sabah ve akşam 20 şer dakika civarı yapmak çok iyi gelebilir. Belli başlı ilkeleri öğrenildikten sonra kişi kendi başına yapabilir ve zaten amaç da budur. Yani kimseye ihtiyaç duymadan kendi başınıza yapabilmek ve rahatlayabilmek.

  1. Peki, meditasyonun neye faydası olur? Bize ne kazandırır?

Aslında meditasyon sayesinde zihnimiz sakinleştikçe yaşadığımız anda daha çok kalabilmeye başlarız. Yani yediğimiz yemekten, içtiğimiz sudan, sohbet ettiğimiz arkadaşımızdan tutun, uğraştığımız tüm işleri daha farkında bir tutumla yapabiliriz. Bu da bize yaşadığımız hayatın keyfini almamıza, kendimizi daha bütün ve anlamlı hissetmemize ve aidiyet duygumuzun yeniden oluşmasına katkı sağlar. Aksi halde maalesef her rüzgârda bir tarafa savrulan, ne istediğini anlayamayan ve sonunda “bir baktımki 50 yıl geçmiş” veya “bu çocuklar nasıl büyüdü anlamadım” ya da “ koşturmaktan ne olduğunu fark edemedim” gibi cümleleri bol bol söyler halede kendimizi buluruz.

  1. Hayatı kendinizce nasıl tanımlarsınız?

Hayat bence çok keyifli bir yolculuk. Genelde yolculuklarda gidilecek yerler ve varılacak noktalar önemlidir. Fakat bu yolculuk başka. Bunun her anından ayrı keyif almak mümkün. Yanımıza alacağımız Duygu ise “sevgi”. Ne kadar çok insanı, ne kadar çok canlıyı, doğayı, havayı, suyu sevebilirsek okadar anlamlı bir hayat yaşamış oluruz. Sevebilme kapasitemizi artırmanın, yani kabımızı derinleştirmenin yolu bence bu. Bütün mesele bunu öğrenebilmekte. Bu derinliğin bir sonu olduğunu düşünmüyorum. Yani” ben oldum” fikri çok tehlikeli. Daha çok sevebilme, anlam bulabilme her zaman mümkün.

  1. Sizce hayatın amacı nedir?

Aslında bu çok sevdiğim bir sorudur. Her birimizin farklı hayat amaçları olduğunu, tüm insanlık için tek bir hayat amacı olmadığını düşünüyorum ve her birimizin kendi amaçlarını bulmamız gerekiyor. Bence, bunun kendisi hayat amacımız. Bir insan belli bir yaşa kadar alır. Anne ve babasından bakım alır, öğretmeninden bilgi alır doğadan gıda alır. Belli bir yaştan sonra da vermeye başlar. Kendi mizacına, yeteneklerine göre hayata verme vakti gelir. İşte bu noktada kendini tanımalı ve eğer doktor olup şifa dağıtacaksa, bunu yaparken faydalı olma güdüsü benliğini saracaksa doktor olmalıdır veya bir başkası yazarken nerede olduğunu unutuyorsa,hikâyelerini anlatırken yoğun bir zevk alıyorsa yazar olmak onun hayat amacıdır. Bunlar meslek de olabilir hobi de olabilir veya bir duygu da olabilir. Yeter ki onları arayıp bulalım.

  1. Son olarak eklemek istediğiniz bir husus var mı?

Korkularımızı ve kaygılarımızı dindirip kendimizi tanıma yolculuğuna çıkmayı herkese öneririm. Hayat geçiyor ve zaman hiçbirimizi beklemiyor. Bu yüzden cesaret edip yeni bir sayfa açma fırsatını kullanalım derim.

Yaşam Koçu Turgay Evin

İletişim Bilgileri

Web : www.yasamkocun.com

Tel : 0530 525 0210

Mail : [email protected]

Instagram : turgayevin.yasamkoclugu

YouTube : turgayevin.yaşamkoçluğu

LinkedIn : Turgay Evin

Ofis Adres : Yenişehir mah, 7000A Sitesi, Ataşehir - İstanbul

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Özel Haber