'Düşündüğümüzden fazla oldu'

'Düşündüğümüzden fazla oldu'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla Ankara Güvenpark’tan başlattığı, ‘Adalet’ Yürüyüşü’nün, 19’ncu günü, Kocaeli’nin Kartepe İlçesi, Eşme Mahallesi kamp yerinde görüştük.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla Ankara Güvenpark’tan başlattığı, ‘Adalet’ Yürüyüşü’nün, 19’ncu günü, Kocaeli’nin Kartepe İlçesi, Eşme Mahallesi kamp yerinde görüştük. Kemal Kılıçdaroğlu’yla yaptığımız görüşmede, HDP’nin katılımıyla ilgili düzenleme olup olmayacağı hususunu da sorduğumuz konuşmanın ardından başlayan günün son turunda HDP’li milletvekilleri de yürüyüşe destek verdi.  Kemal Kılıçdaroğlu başlattığı, ‘Adalet Yürüyüşü’nün toplumda bulduğu karşılığın kendisi tarafından beklenmedik olduğunu söyledi.   -Bu yürüyüşün toplumda karşılığını nasıl değerlendiriyordunuz?Adalete duyulan ihtiyaç, toplumun haksızlıklara tahammül edemez noktaya gelmesi nedeniyle, yürüyüşün toplumsal karşılığı fazla oldu. Benim düşündüğümden de fazla oldu. Ama çok mutluyum, en azından toplumun bir sorununa parmak basmak, onun çözümü için çaba harcamak beni mutlu ediyor.-‘Yürüdükçe açılır insan’ denir. Yürüyüş yapmadığınızı, hayatınızda yürüyüş olmadığını öğreniyoruz. Yürüdükçe açılıyor musunuz?Yürüdükçe gerçekten insan açılıyor. Bir de bir davaya inanıyorsunuz, bir amaç için yürüyorsunuz ve bir hedef ortaya koyuyorsunuz. Hedefinizin gerçekleşmesi ve hedefe ulaşmanız için kararlılık gerekiyor. Onu da yürüyüşle yapıyorsunuz. -Somut taleplerinizi, yürüyüşün sonundaki konuşmanızda yapacağınızı söylediniz. Somut taleplerinize aynı oranda kattıklarınız oldu mu, yoksa bu talepler yeterince toplumda vardı ve hazır mıydı?Talepler, aslında bizim taleplerimiz ve beklentilerimiz, benim diyelim talep ve beklentilerim toplumun beklentilerinden çok farklı değil. Adalet dediğimiz şey, bağımsız yargının dağıtması gereken bir olaydır. Eğer yargı bağımlı olur, iktidarın sopası görevini üstlenirse yargı olmaktan çıkıp, bir baskı aracına dönüşmüş olur ve adaleti yok etmiş olur. Adaleti yok eden organ aslında yargıcın, savcının kendisi olarak ortaya çıkar. Biz bu süreçte bunu görüyoruz. Bu toplumun her kesimine şu veya bu şekilde yansıyor, dolayısıyla daha baskıcı, daha otoriter bir devlet yapısı ortaya çıkıyor. Yargı bu süreçte bağımsızlığını büyük ölçüde yitirmiş oluyor. Bu yürüyüşle bunu topluma, dünyaya anlatmak gibi bir görev üstlendik. -Diğer siyasi partilerin katlımıyla ilgili bir düzenleme var mı?Biz herhangi bir siyasal partinin siyasal parti kimliğiyle katılımını uygun görmüyoruz. Nitekim ben CHP’nin genel başkanıyım, ama yürüyüşte bir tane altı oklu bayrağımız yok, mesela. Neden? Çünkü adalet için yürüyoruz. Adalet sadece CHP’liler için değil, sadece bir başka parti için de değil 80 milyon için geçerlidir.  Herkes kendi siyasal kimliğinden kopup, gelip burada adalet için yürüyüşe katılabilir. Bu bize destek verir. Nitekim sanatçılar geliyor, sivil toplum örgütleri, sendikacılar, meslek kuruluşları, engelliler, değişik siyasal partilerden insanlar geliyor. Ama adalet yürüyüşüne destek amaçlı birer vatandaş olarak katılıyorlar. HDP’den de gelip katılırlarsa mutlu oluruz tabii. -En çok da ayaklarınızın ne durumda olduğu merak ediliyor. 350 kilometre yol yürüdüm. Hayatımda bu kadar uzun bir yol yürümemiştim. Daha önümde, 100 kilometreye yakın bir mesafe var. Onu da yürüyeceğim. Eğer siz bir davaya inanır ve bir davanın adamı olursanız önünüzde hiçbir engel kalmaz. Ne ayaklarınız sizi engeller ne de iradeniz, tam tersine ayaklarınız, iradeniz belli bir hedefe kilitlenmişse, oraya doğru gidersiniz. Sağ olsun doktorlar bu konuda ve beslenme konusunda bana yardım ediyorlar. Neleri yemem, içmem gerektiği söyleniyor. En çok sıvı tüketmem gerektiği söyleniyor. Ben de bu kurallara uyuyorum.  

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Özel Haber